« Görüntü felaketti, bu çok önemli anayolun üzerine bir bomba düşmüş gibiydi »: Onlarca kişinin ölümüne neden olan Cenova’da yıkılan Morandi Köprüsünü bir gazeteci bu şekilde tanımlıyordu [1].

Bu sözcükler başka görüntüleri, NATO bombardımanlarıyla yıkılan, aralarında iki füzenin üzerinden geçen treni vurarak yolcularını katlettiği Morava’nın güney kesiminde yer alan köprünün de yer aldığı yaklaşık 40 Sırp köprüsünün görüntülerini akla getiriyor. Alema Hükümeti tarafından sağlanan İtalyan üslerinden havalanan 1 100 uçak 78 gün boyunca 38 000 sorti gerçekleştirerek 23 000 adet bomba ve füze bıraktılar. Sırbistan’ın yapı ve altyapılarını sistematik bir şekilde imha ettiler ve binlerce sivilin yaşamını yitirmesine yol açtılar. Bombardımanlara 1 378 sorti gerçekleştiren ve ABD’li komutanlığın belirlediği hedeflere saldıran 54 İtalyan uçağı katıldı. Alema, « uçak sayısı olarak, ABD’den sonra ikinci ülke olduk. İtalya büyük bir ülkedir ve bu savaşta gösterdiğimiz kararlılık karşısında kimse şaşırmamalıdır » diye açıklamada bulundu.

Alema Hükümeti Yugoslav devletinin nihai yıkımına katıldığı aynı yıl, hisselerinin bir bölümünü bir grup özel yatırımcıya ve geri kalanını da borsada satışa sunarak, Società Autostrade’daki (Morandi Köprüsünü de inşa eden) kamu mülkiyetini ortadan kaldırıyordu. Morandi Köprüsü, NATO’nun temsil ettiği güçlü çıkarların da temelinde olan, tamamıyla çıkar üzerine kurulmuş bir sistemin sorumluluğu altında yıkıldı.

İlk bakışta biraz zorlama gibi görünüyor olsa da, çöken Morandi Köprüsü ile bombalanan Sırp köprüleri arasındaki benzerlik aksine usa yatkındır.

Her şeyden önce yıkıntılar altında kalan kurbanların görüntüsü, bizi büyük medyaların köprüyü hedef alan bir pilot ve uzaktan kumandalı bombanın onu havaya uçurduğu bir tür bilgisayar savaş oyunu gibi sunduğu savaşın korkunç gerçekliği üzerine düşünmeye sürüklemelidir.

İkinci olarak Avrupa Komisyonunun 28 Mart’ta, sivil trafik için değil ama askeri trafiğe daha uygun hale getirilmeleri için köprüler de dahil olmak üzere AB’deki altyapıların güçlendirilmesini öngören bir eylem planı sunduğunu anımsamamız gerekir [2].

Aslında söz konusu plan, « Rus saldırganlığına » karşı tankları, motorlu topları ve diğer ağır askeri araçları bir Avrupa ülkesinden diğerine olabildiğince çabuk nakledebilmek için AB’den « askeri gerekliliklere uygun hale getirilmeleri için sivil altyapıların geliştirilmesini » talep eden Pentagon ve NATO tarafından kararlaştırıldı. Örneğin bir köprü bir tank konvoyunun ağırlığını kaldıramayacak durumdaysa ya güçlendirilecek ya da yeniden inşa edilecek.

Bu durumda söz konusu köprünün sivil araçlar için daha güvenli hale geleceği iddia edilebilir. Ama iş o kadar basit görünmüyor.

Bu değişiklikler sadece askeri trafik için önemli olan bölümlerde gerçekleştirilecek ve gerçekleştirilecek devasa harcama, altyapıların genel olarak iyileştirilmesi için kaynak ayırması gereken her bir ülkenin yükümlülüğünde olacaktır.

Bunun için AB’nin 6,5 milyar Euro olarak tahmin edilen bir mali desteği öngörülmüştür, ama AB’nin « Güvenlik Politikaları » sorumlusu Federica Mogherini’nin de altını çizdiği gibi, bu sadece « stratejik öneme sahip altyapıların askeri gerekliliklere uygun hale getirilmesinin sağlanması » için harcanacaktır.

Zaman kısıtlıdır: Avrupa Konseyinin Eylül ayında askeri trafik için güçlendirilecek altyapıların listesini belirlemesi bekleniyor (NATO’nun işaret ettikleri üzerinden). Ne dersiniz, ABD’ye ve NATO’ya ait tankların Cenovalıların başları üzerinden güvenlik içerisinde geçebilmeleri için Morandi Köprüsü de bu listede yer alır mı?

Çeviri
Osman Soysal
Kaynak
Il Manifesto (İtalya)

[1Özel bir şirket tarafından işletilen Morandi Köprüsü 14 Ağustos’ta çöktü ve 40’tan fazla kişinin yaşamını yitirmesine neden oldu. Muhtemelen ortaya çıkan belirtileri yıllardır görmezden gelindiği bir yapısal çökme sonucunda yıkıldı.

[2« UE : un "espace Schengen" pour l’Otan », par Manlio Dinucci, Traduction Marie-Ange Patrizio, Il Manifesto (Italie) , Réseau Voltaire, 3 avril 2018.