Batı medyası Obama - Putin zirvesinin iptalini soğuk savaşın sonundan beri gerçekleşen en ciddi diplomatik kriz olarak yorumlarken ve Beyaz Sarayın metanetli tutumunu alkışlarken Çin basını bunu ABD’nin Rusya’ya karşı zayıflığının işareti olarak gördü. Thieryy Meysana göre ise konunun esasına bakıldığında abartıldığı kadar önemli hadise değildir. Bu medyanın fotoğrafıdır, Orta Doğu Barışını etkilemez.
Çarşamba sabahı, Beyaz Saray Başkan Obamanın Rusya gezisini ve Putinle yapılacak olan çift taraflı görüşmeleri iptal ettiğini duyurdu. Obama 5 -6 Eylülde St. Petersburga gidecek ama yalnızca G20 zirvesinin uluslararası bölümüne katılacak, Rus mevkidaşıyla özel bir görüşme yapmayacak. Soğuk savaş sonlandıktan sonra ilk kez böyle bir hadise oldu. Waşingtonun Rusyayla olan memmuniyetsizlikleri hiç böyle ifade edilmedi.
ABD basınına göre, iki lider bir çok konu üstünde birbirlerinden çok uzaklaştılar ve söyleyecek bir şeyleri kalmadı. Yorumcular Ulusal Güvenlik Dairesi [NSA] danışmanı Edward Snowden’a verilen sığınma hakkının bardağı taşıran son damla olduğunu düşünüyorlar. Ne tesadüftür ki Beyaz Saray açıklamasından önce -tam bağımsız güç- New York Times’ın baş yazısında Snowden olayına bir tepki olarak özel boykot çağrısı yapıldı. [1] Rusya otoritelerinin “provokatif kararlarından” bahsedildi, politik sığınma yapan birey “ırkından, dininden, bir sosyal gruba üyeliğinden ya da politik görüşünden değil ulusal güvenlik sırlarını sızdırması nedeniyle soruşturuluyordu. Doğrusunu söylemek gerekirse, iptalin bu gerekçeyle yapılması çok aptalcadır. Bunun anlamı şudur; Waşington, casusluk söz konusu olduğunda korunmak için Moskovayla birlikte dünyanın geri kalanını cezalandırabilir.
Bu zirve iki ülkenin askeri ilişkileriyle bağlanmıştı: cephaneliklerin azaltılması ve “füze savunma kalkanları”. Bu iki süper güç hala nükleer silahlarını azaltmayı başaramadılar, dünyayı bir kaç kez yok edecek silahları ellerinde tutuyorlar. ABD, bütçedeki kesintilere rağmen, stoklarını yok etmek konusunda isteksiz, Rusyanın durumu da rakibinden daha iyi değil. Silahlanmayı ve nükleerden konvansiyonal silahlara kadar olan ilişkileri etraflıca düşünelim. “Savunma füzeleri” konusunu, Moskova kabul etmez ve Rusyaya doğru yöneltilmiş olan saldırı amaçlı silah sistemlerinden bahseder. Waşington kendi sözleriyle cezbedilir, Vladimir Putin iki büyük gücü ve müttefikleri bazı çılgın diktatörlerden koruyan “kalkanların” ortak komuta altına alınmasını teklif eder. Obamanın cevabı “hayırdır”. Sonra putin süphelerin giderilmesini, kalkanların konuşlandırma işinin diplomatik güvenceyle yapılmasını teklif eder ve bu güvencelerin Rusyaya karşı kullanılamayacağını ekler. Obama tekrar “hayır!” cevabını verir.
Rusya tarafında, Barack Obamanın boşa düzenlenmiş zirveye katılması küçük bir tartışmadır, o kimi sorunlar yaşadığında mevkidaşıyla birlikte vuku bulan bu tür fırsatlarla rahatlar. Pentogana kesilen çok fazla miktardaki bütçeyi çıkarmaya çalışırken, yapacağı çok fazla bir şeyi yoktur. Kendi zayıflığını kabul etmek yerine Snowden davasına takılır. Çin’nin, New York Times’ denginde olan Global Times’a göre Snowden maçından Rusya galip çıktı ve ABD’nin ona karşı önemli bir avantajı yoktur. [2]
Malesef, bu iptalin Orta Doğu barışı üzerine hiç bir etkisi olmayacaktır. Hatta, geçen Cuma [10.08.2013] her iki ülkenin savunma ve dışişleri bakanları ABD nin başkentinde sessizce görüştüler. John Kerry ve Chuc Hagel Obama-Putin zirvesinden çok az etkilendiklerini gösterdiler. Onlar meslektaşlarıyla beraber kuzey Kore ve Sheikh Hasan Rohani Liderliğindeki İranın evrimine odaklandılar. Bunlardan başka, onlar “ Afganistandaki ortak amaçlarını” ve “Suriyede olabilecek işbirliğini” tartıştılar.
[1] "What’s the Point of a Summit", by the editorial team of New York Times, 6 August 2013.
[2] "Winners and losers in Snowden fiasco", editorial by the Global Times, 8 August 2013.
Bizimle iletişimde kalınız
Bizi sosyal ağlardan takip ediniz
Subscribe to weekly newsletter