11 Ocak 2016 tarihinde bir büyük Hırvat gazetesinde yayınlanan bir makale, Ocak ve Kasım 2015’te Paris’te düzenlenen saldırılarda kullanılan silahların aynı Sırp üreticiye ait olduğunu ve Claude Hermant isimli Fransız aracı tarafından ülkeye sokulduğunu ortaya koyuyor. Sorun şu ki, okuyucularımızın yirmi yıldan beri aşina olduğu bu şahıs, soruşturma hakiminin sorularına yanıt vermemek için askeri sır gerekçesini öne sürdü.
Fransız medyasına göre, Amedy Coulibaly’nin geçen yıl, koşer gıda ürünleri satan Hyper Hide mağazası katliamında kullandığı ve Charlie-Hebdo saldırılarında kullanılan kaleşnikov tüfekler eski Yugoslavya topraklarından, muhtemelen son yıllarda yeniden satılan kullanılmayan bir cephanelikten geliyordu.
Yakın zamanda Paris’te yaşanan katliama ilişkin yapılan soruşturma bu teröristlerin, Sırbistan’ın Kragujevac kentindeki Crvena Zastava fabrikasında savaştan önce üretilmiş silahlar kullandıklarını ortaya koydu.
Coulibaly’nin evinde bulunan bu silahın satışı nedeniyle, eski lejyoner ve sağcı militan Claude Hermant yakın zamanda Fransa’da ifade verdi. Medyalara göre, bu şahıs eski Yugoslavya’da Hırvatların yanında gönüllü savaşçı olarak savaşmıştı.
Crvena Zastava
Eşinin üzerine kayıtlı olan şirket aracılığıyla, internet üzerinden bir Slovak şirketinden, daha sonra kendi atölyesinde tamir edip yeniden sattığı, büyük miktarda hasarlı silah satın almıştı. Silahlar üzerindeki izler üzerinde yapılan mikroskobik incelemede, bunların Hermant’ın atölyesinde bulunan aletlerin bıraktığı izlerle örtüştüğü kanıtlandı.
Silahların bir bölümünü, Brüksel’deki radikal İslamcılarla ilişkisi olan Kürt asıllı bir tanıdığı aracılığıyla sattı ve dolayısıyla yakın zamanda Paris katliamlarında kullanılan silahların bazılarının teröristlere bu yolla ulaşmış olması olasıdır.
Charlie-Hebdo’ya karşı düzenlenen saldırıdan birkaç ay önce, Hermant silah satışı suçlamasıyla tutuklanmış ve Hyper Hide mağazasındaki katliamda kullanılan kaleşnikov tüfeğin Crvena Zastava’da üretildiği anlaşılınca yakınlarda yeniden ifadesine başvuruldu.
Hırvatistan ve Sırbistan’ın 2012 başlarında büyük miktarda silah sattığı biliniyor. Hırvatistan İçişleri Bakanlığı, büyük bir bölümü çeşitli polis operasyonlarında ele geçirilen 15 000 adet çeşitli tipte silahın satıldığını belirtirken, Sırp Ordusu da aynı dönemde değişik tipte 60 000 silahı satışa çıkarttı. Fransız medyası söz konusu silahın kesin olarak hangi kaynaktan geldiğini belirtmiyor.
Böylesi bir silah kaçakçılığı Avrupa ülkelerinin çok da alışık olmadığı bir şey değil ve Avrupa Komisyonu, Paris’teki terörist saldırılar sonrasında, ikinci el ve hasarlı silahların satışına ilişkin bir kısıtlama ve daha sıkı bir denetim getireceğini açıklamıştı. Hırvatistan İçişleri Bakanlığının yakın zamanda teyit ettiği gibi, ülkemizin sattığı hasarlı silahlarla ilgili olarak herhangi bir talepte bulunulmadı.
Hırvatistan ile yapılan kaçakçılık
52 yaşındaki Claude Hermant çok zengin bir biyografiye sahip. 1982 yılına kadar Fransa’nın yabancı lejyon birliklerinde paraşütçü olarak görev yaptı. Ardından çeşitli savaşlara katıldı. Hırvatistan dışında, Kongo ve Angola’da da çarpıştı. Biyografisindeki bu hususları, birçok diğer Hırvat eski lejyonerle birlikte paylaşıyor. Vjeko Sliška’nın katili, lejyoner ve Hırvatistan’daki savaşın faili James Cappiau’nun, « Joy Slovakia » şirketi aracılığıyla dünyadaki en büyük silah kaçakçılarından biri olan Jacques Monsieur hesabına çalıştığı herkesçe biliniyor.
2000’li yılların başında Cappiau, aynı zamanda Kongo’daki silahlı güçleri eğitmek amacıyla askeri tecrübesi olan kişilerin işe alımını da yönetiyordu. Fransız medyasına göre Hermant, Fransız istihbarat servisleriyle işbirliği yaptığını doğruluyor. Aynı istihbarat servisleri, İran’a yönelik ambargoyu ihlal ettiği için 2009’da öldürüldükten sonra mahkemede söylendiği gibi, Jacques Monsieur’ye 1991 ila 1995 yılları arasında Hırvatistan’a silah satması için onay verdiler.
Hırvatistan’daki savaşın sonunu izleyen yıllarda, eski Yugoslavya’dan Fransa’ya yönelik yasadışı silah ticareti işlerinde çoğunlukla bazı eski lejyonerlerin ismi öne çıkıyor. 2001’de, Ante Zorica’nın çevresindeki birçok insan büyük miktarda silah satışı nedeniyle yakalandı, ama suçlamalar mahkemece reddedildi. Bu hikayenin başlıca aktörlerinden biri olan eski lejyoner Zvonko Lukić de Konjic, 2007 yılında çeşitli terörist örgütlere silahlar satan 14 kişilik bir çetenin lideri olarak yakalandı. Bu vesileyle 54 kaleşnikov tüfek ve 350 kg patlayıcı ele geçirildi.
Bizimle iletişimde kalınız
Bizi sosyal ağlardan takip ediniz
Subscribe to weekly newsletter