Lahey Uluslararası Tahkim Mahkemesi, Çin Denizindeki Spratly Adaları üzerinde toprak hakkı iddiasında bulunan Çin Halk Cumhuriyeti karşısında Filipinler’i haklı buldu.
Batı basınına göre bu durum, ABD’nin Çin’in yürüttüğü genişleme politikasını teşhir etmekte haklı olduğunu gösteriyor.
Aslında, Tahkim Mahkemesi sınır uyuşmazlıklarında yetkili değil. Filipinlerin yine Lahey’de bulunan Uluslararası Adalet Divanına başvurması gerekirdi.
Tahkim Mahkemesi, özel kurumlar, STK ya da çok uluslu şirketler ve Devletler arasındaki uyuşmazlıklarda, sadece hakemlerin –yargıçların değil-, « hakemlik etmek için » -yargılamak için değil- kapalı oturumda bir araya geldiği bir oluşumdur.
Filipinler davayı 2013 yılında açtı ve şikayetini ancak 1982 tarihli Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesinden doğan haklarına dayandırabildi.
Mahkemenin oluşmasına yol açan 1899 ve 1907 tarihli Sözleşmelere hiçbir zaman imza atmayan Çin Halk Cumhuriyeti (Qing hanedanlığından farklı olarak), Tahkim Kurulunun sınır uyuşmazlığı alanında görevli olmadığından hareketle burada savunma yapmayı kabul etmedi.
Mahkemede görevli söz konusu beş hakem şunlar :
– Ghana kökenli ABD’li bir hukukçu olan Thomas Aboagye Mensah (Başkan);
– İşbirliğinden sorumlu eski Fransız sosyalist Bakan Jean-Pierre Cot;
– Suriye’de ve BM’de görev yapmış eski Polonya Büyükelçisi Stanislaw Pawlak;
– Hollanda hükümetinin danışmanı Alfred H.A.Soons;
– Alman hukukçu Rüdiger Wolfrum.
Öte yandan bu kişilerin tümü, yetki alanı deniz karasularını sınırlandırmak değil ama bandıra ve balık avlama haklarına ilişkin 1982 tarihli Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesinin uygulanması konusunda karar vermek olan Uluslararası Deniz Hukuku Mahkemesi üyesidirler.
Hakemler verdikleri kararda, XVIIIncı yüzyıla kadar Çinlilerin elinde olan (daha sonra sömürgeleştirme dönemi boyunca kendi kaderine terk edilen), insanların yaşamadığı bu adacıklar üzerindeki Çin’in tarihsel iddialarını reddetmişler ve dolayısıyla da buna göre hakemlik yapmışlardır.
Bu karar –yargı kararı değil- bunun bir « şaka » olduğunu belirten Çin Halk Cumhuriyeti tarafından olduğu gibi, Çin Cumhuriyeti’nce de (Tayvan) reddedilmiştir. Bu konudaki tartışmalara katılmış olmalarına karşın Brunei Sultanlığı, Malezya ve Vietnam tarafından kararla ilgili herhangi bir yorum yapılmadı.
Bizimle iletişimde kalınız
Bizi sosyal ağlardan takip ediniz
Subscribe to weekly newsletter