Büyük Arnavutluk’a doğru

Kosova, Güvenlik Konseyi’nin NATO’nun Sırbistan’a yönelik savaşın sonlandırılmasına ilişkin kararını ihlal ederek bir ordu kurdu.

Kosova Başbakanı Ramush Haradinaj’a göre, Arnavut mevkidaşı Edi Rama ile vardığı mutabakata göre, iki devlet arasındaki sınırın 1 Mart 2019’da kaldırılması öngörülüyor.

Arnavutluk ve Kosova ortak bakanlar kurulu toplantısı sırasında, iki devletin Avrupa Birliğine üyeliği için ortak bir fon oluşturuldu.

Kosova Parlamentosunun davetlisi olan Arnavutluk Başbakanı, ortak güvenlik ve dış politika, tek büyükelçilik ve tek devlet başkanlığı projesinin sunumunu yaptı.

15 Şubat 2019’da, Vizion Plus televizyonunda, Güvenlik Konseyi kararına aykırı bir şekilde, Kosova sorunun çözümünün iki devletin birleşmesi olduğunu söyledi.

Arnavutluk’un Güneyinde mevcut Rum azınlığı, kısa sürede bu projenin gerçekleşmesi durumunda Büyük Arnavutluk’a katılmayacaklarını, ama Yunanistan’a bağlanmaları talebinde bulundu.

17 Şubat 2019’da, Kosova’nın bağımsızlığının 11nci Yıldönümü, yeni Kosova ordusunun resmi geçit töreniyle kutlandı. Parlamento, Kosovalı ve Arnavut başbakanlarının katılımıyla bir olağanüstü oturum düzenledi. Oturuma aynı zamanda eski İtalyan Başbakanı Massimo d’Alema ve NATO müdahalesini meşrulaştırmak için Račak katliamını Sırbistan’a isnat eden AGİT Kosova Gözlem Misyonu Şefi William Walker de katıldı.

Düşüncelerin garip bir şekilde tersine çevrilmesiyle, Belgrad’ı bir Büyük Sırbistan (o dönemlerde yöneltilen bir sözde « at nalı planının » NATO tarafından ortaya atılan bir yalan olduğu ortaya çıktı) kurmakla suçlayan ve onu bombalayan ABD ve Türkiye bugün Büyük Arnavutluk projesini desteklemektedirler.

90’lı yıllarda Pentagon Yugoslavya’yı, « it dalaşlarını » yani bir ülkeyi tecrit etme, burada iç savaşı kışkırtma ve onu oluşturan toplulukları birbirinden ayırma olasılığını test etme imkanı tanıyan bir « laboratuar » olarak görüyordu. Yugoslavya savaşlarından önce, Balkanlar çok farklı halklara ev sahipliği yapıyordu. Bu karışımı tanımlamak için o dönem « Balkanlaştırma »dan söz ediliyordu. Bugün, her topluluk az çok kendine ait bir toprağa sahip durumdadır. « Balkanlaştırma » sözcüğü artık bir dağılma sürecini tanımlamaktadır.