İsrail hükümetsiz kalmışken, Sudan, Cezayir, Lübnan, Irak, Kuveyt ve İran’da protesto gösterileri birbirini izliyor.

Bu ülkelerin her birinde, 2010-2011 yıllarındaki « Arap Baharı » sırasında olduğu gibi ABD’li ya da ABD ile bağlantılı kuruluşların rol oynadığı görülmektedir.

O dönem, gerçekleştirilen çok sayıda sosyolojik çalışma, bu fenomeni açıklayabilmek için, bundan etkilenen ülkelerin özelliklerini öne çıkartmıştı. Ancak bunlar ülkelere göre farklılık gösteriyordu. Bunun nedeni sahanın elverişli oluşu değildi.

Gerçekte, bir İngiliz üst düzey yetkilisi, Derek Pasquill tarafından ifşa edilen, Foreign Office’in dahili belgelerinde, « Arap Baharı » Arabistanlı Lawrence’ın « Arap İsyanı » örnek alınarak Mİ6 tarafından tasarlanan bir operasyondu. Ancak vahhabileri ve Suudileri değil ama Müslüman Kardeşler’i iktidara taşımak söz konusuydu. Majestelerinin Başbakanı Tony Blair, bu projeyi birkaç yıl sonra Gene Sharp’ın öğrencilerinden destek alarak bunu gerçekleştirecek olan ABD’ye satar [1].

Şimdilik İngilizlerin aynı şekilde bu yeni « Arap Baharı »nın arkasında olup olmadığını bilmiyoruz, ancak General Cumhurbaşkanı Mişel Aun’ın Özgür Yurtsever Hareketi halen Hüsnü Mübarek Mısır’ının yaptığı gibi, ABD’nin Lübnan’daki gizli bağlantılarına ilişkin bir broşür hazırlamaktadır.

Çeviri
Osman Soysal

[1« Albert Einstein Institution : CİA tarzı pasif direniş », yazan Thierry Meyssan, Tercüme Osman Soysal, Voltaire İletişim Ağı, 4 Haziran 2007.